Bu zaafa nereden
kapıldığımı bilemiyorum. Beni uyuşturan, zihnimi, beni oluşturan ve
deneyimleyen her koşulu uzak bir mesafe ve muhtemel olarak şu ana değin ‘öz’
niteliğini yitrmiş ve başkalaşmış (fiziksel bir parçalanma olarak değil)
an’ları benliğimin uzak bir mesafesinden seyrediyorum. Nihai olarak bir takım
izlerin kalacağını biliyordum. Fakat, bu uzaklık? Nereden deneyimliyorum? Bana
yabancı olmayan insanlar, mahremiyetin tekrar tahribi; öz yıkım.
Emin olamıyorum. Aynadaki
görüntü, bir anlık bekleyiş; seçeceğim. Haykıracağım veya susacağım.
Hangisi?
Henüz cedvabını
veremiyorum. Üç sene önce bir an, ne kadar çoğalabilir. Bilemiyorum.
Anlamak
istiyorum. Kavramak. Cevap olarak değil. Bırakmadan kavramak.Birleştiriyorum.
Bozuyorum. Yıkıyorum. Tekrar oluşturuyorum. Yalnız bu görüntünün bozunmaya
başladğını görüyorum. Uzun süreden beri yıkılmaya yüz tutmuş.
Bunu
gerçekletireceğim.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder